İsrail hükümeti, Papa Franciscus'un geçtiğimiz günlerde hayatını kaybetmesinin ardından sosyal medyada önce bir taziye mesajı paylaştı, ardından sildi.
Papa Franciscus'un ölümünün duyurulmasından saatler sonra, İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın X hesabından, "Rahat uyu Papa Franciscus. Anısı iyilikle yaşasın" yazan bir taziye mesajı paylaşıldı.
Paylaşımda, Papa'nın Kudüs'teki Ağlama Duvarı'nda dua ederken görüldüğü bir fotoğraf da kullanıldı. Ancak saatler sonra hiçbir açıklama yapılmadan bu paylaşım silindi.
Popüler Gazete'nin AP'den aktardığı habere göre İsrail'in bu adımı, Papa'nın Gazze savaşı sırasında İsrail'in eylemlerini tekrar tekrar eleştirmesinin ardından ortaya çıkan gerginliği yansıtıyor.
Söz konusu haberde, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun genellikle uluslararası alanda tanınmış şahsiyetlerin ölümlerinin ardından hemen açıklama yaptığına, ancak Papa'nın ölümü konusunda günlerce sessiz kaldığına da dikkat çekildi.
Öte yandan İsrail Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Papa'nın "İsrail aleyhine yaptığı açıklamaları" nedeniyle taziye mesajının silindiğini belirtti.
Bakanlık yetkilileri, söz konusu paylaşımın "yanlışlıkla" yayınlandığını da söyledi.
İsrail'de Papa için taziye mesajı, sembolik bir makamda olan Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'dan geldi.
Herzog taziye mesajında şu ifadelere yer verdi:
"Derin bir inanca ve sınırsız bir merhamete sahip olan Papa Franciscus, yaşamını yoksulları yüceltmeye ve huzursuz bir dünyada barış çağrısı yapmaya adadı. Orta Doğu’da barışın sağlanması ve rehinelerin güvenli şekilde geri dönmesi için ettiği duaların en kısa sürede karşılık bulmasını yürekten diliyorum."
İsrail ile Papa Franciscus arasındaki ilişkiler, 2014 yılında Kudüs'e yaptığı ziyaretten de anlaşılacağı üzere iyi gidiyordu.
Ancak, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te düzenlediği Aksa Tufanı Operasyonu'nun ardından Gazze savaşının patlak vermesiyle durum değişti.
Söz konusu operasyonda ölen İsraillilere başsağlığı dileyen Papa Franciscus, aynı zamanda İsrail'in Gazze ve Lübnan'a yönelik saldırılarını "ahlaksız ve orantısız" olarak nitelendirdi.
Ayrıca İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının "soykırım" anlamına gelip gelmediğinin belirlenmesi için bir soruşturma yürütülmesi çağrısında bulundu.
Papa Franciscus birçok kez İsrailli rehineler için derin endişe duyduğunu dile getirdi ancak şiddetin durdurulması gerektiğini, İsrail'in güç kullanarak zorla elde edilemeyecek bir şeyi başarmaya çalıştığını da söyledi.
Papa'nın, Gazze savaşı hakkında özellikle "soykırım" ve "terör" ifadelerini kullanması İsrail'in tepkilerine yol açtı.
Papa aynı zamanda savaş boyunca, Gazze'deki Hristiyan cemaatiyle neredeyse her gece telefon görüşmeleri yaptı.
Papa Franciscus ölümünden bir gün önce yaptığı Paskalya konuşmasında da, "Gazze'de korkunç çatışmalar ölüm ve yıkıma yol açmaya, dramatik ve onur kırıcı bir insani durum yaratmaya devam ediyor" diyerek, ateşkes çağrısında bulundu.
Bir çok radikal İsrailli sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlarla, Gazze savaşına ilişkin duruşu nedeniyle Papa’nın ölümünden duydukları memnuniyeti ifade etti.
Bunun üzerine İsrail'deki Katolik toplum liderleri, Papa Franciscus'un ölümünün ardından İsrail'in 'kabul edilemez' davranışlarını eleştirdi.
Katolik liderler Netanyahu'ya gönderdikleri mektupta, taziye mesajının silinmesini, hem İsrail'de, hem de dünyadaki Hristiyanlara karşı "ağır bir hakaret" olarak nitelendirdi.
İsrail'in Vatikan'la ilişkileri tarihsel olarak her zaman kırılgan oldu. Bu durum, Vatikan'ın II. Dünya Savaşı sırasında tepkisiz kaldığı düşüncesiyle yaşanan öfkeden kaynaklanıyor.
Bir grup Yahudi, dönemin Papası XII. Pius'un, Nazilerin Yahudileri yok etme planını muhtemelen bilmesine rağmen Holokost sırasında sessiz kaldığını savunuyor.
Bir diğer kesim ise Papa'nın Yahudilerin hayatlarını kurtarmak için sessiz diplomasi kullandığını iddia ediyor.
Vatikan, 1993 yılında İsrail ile resmen diplomatik ilişkiler kurdu.
Papa Franciscus'un göreve başlamasıyla birlikte İsrail'le ilişkilerde önemli bir iyileşme yaşandı.
Papa Franciscus, 2014 yılında ilk uluslararası ziyaretinde Kudüs'e gitti ve burada İsrail Başbakanı Netanyahu ile görüştü.
Dönemin İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres de, Vatikan'ı birkaç kez ziyaret etti.
Hatta Peres ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 2014'te birlikte Vatikan bahçelerine bir barış ağacı dikti.
Ancak İsrail'de aşırı sağın iktidare gelmesi ve Gazze'de devam eden savaş ilişkileri yeniden gerdi.
Bir diğer gerilim konusu da, Papa Francescus'un yönetiminde 2015'te, Vatikan bir anlaşma ile Filistin'i devlet olarak tanıdı.